Suministrar: Sağlamak, tedarik etmek

Örnek Cümle:
El gobierno debe suministrar recursos a las zonas afectadas.
(Hükümet, etkilenen bölgelere kaynak sağlamalıdır.)



   Discrepante: Çelişkili, farklı görüşte olan

Örnek Cümle:
Sus opiniones son discrepantes con las del resto del equipo.
(Onun görüşleri ekibin geri kalanıyla çelişiyor.)



   Previamente: Önceden, daha önce

Örnek Cümle:
Previamente, habíamos discutido esta posibilidad.
(Daha önce bu ihtimali tartışmıştık.)



   En torno a: -e dair, hakkında, çevresinde

Örnek Cümle:
El debate gira en torno a la crisis económica.
(Tartışma, ekonomik kriz etrafında dönüyor.)



   Sin embargo: Ancak, buna rağmen

Örnek Cümle:
Estaba cansado; sin embargo, siguió trabajando.
(Yorgundu; ancak çalışmaya devam etti.)



   Impecable: Kusursuz, mükemmel

Örnek Cümle:
Su presentación fue impecable.
(Sunumu kusursuzdu.)



   Indudablemente: Şüphesiz, kesinlikle

Örnek Cümle:
Indudablemente, es el mejor jugador del equipo.
(Şüphesiz, takımın en iyi oyuncusu o.)



   A pesar de: -e rağmen

Örnek Cümle:
A pesar del mal tiempo, salimos a caminar.
(Kötü havaya rağmen yürüyüşe çıktık.)



   Por consiguiente: Sonuç olarak, dolayısıyla

Örnek Cümle:
No estudió; por consiguiente, suspendió el examen.
(Çalışmadı; dolayısıyla sınavdan kaldı.)



   Inquebrantable: Sarsılmaz, kararlı, güçlü

Örnek Cümle:
Su determinación es inquebrantable.
(Onun kararlılığı sarsılmazdır.)



Bu kelimeler, akademik metinlerde sıklıkla kullanıldığı için YDS İspanyolca sınavında size yardımcı olacaktır. Bu kelimeleri öğrenip cümle içinde kullanarak İspanyolca kelime bilginizi daha da geliştirebilirsiniz.





Yorum Yap

أحدث أقدم